YATAĞAN VE MİLAS'TAKİ ÖZELLEŞTİRMEYE KARŞI 8 EYLÜL 2014 GÜNÜ YAPILAN BASIN AÇIKLAMASI
BASIN AÇIKLAMASI

YATAĞAN VE MİLAS'TAKİ ÖZELLEŞTİRMEYE KARŞI 8 EYLÜL 2014 GÜNÜ YAPILAN BASIN AÇIKLAMASI

Türkiye Maden İş Sendikası -

Arkadaşlar;

Sizin kararlılığınız karşısında işyerlerimize giremeyen alıcı firmanın yetkilileri, çareyi işyerleri dışında görüşme tertip etmekte bulmuş olacaklar ki, alıcı firma yetkililerinin Milas'a gelerek bir otelde görüşmeler yapmaya başladığı istihbaratını edindik. Sanmasınlar ki biz bunların farkında değiliz. Nerede kaldıklarını, kimlerle görüştüklerini isimlerini, cisimlerini hepsini biliyoruz.

Anlaşılan o ki bizim vermek istediğimiz mesajı tam olarak algılayamamışlar. Buradan firma yetkililerine ve -lsquo;İhale yapıldı, imzalar atıldı, resmi gazetede yayınlandı, iş sadece bir devir sözleşmesine kaldı, bu iş bitti, siz hala neyin kavgasını veriyorsunuz' diyenlere sesleniyoruz.

Türkiye'de her gün işçiler ölüyor. Güvencesiz, kuralsız çalışmak zorunda bırakılan işçiler maden ocaklarında, tersanelerde, inşaatlarda, şantiyelerde ölürken, birileri zenginleşmeye devam edip servetlerine servet katıyor. Türkiye bir yandan sermaye için cennet haline getirilirken diğer yandan, emekçiler için cehennem haline dönüştürülüyor.

Yapılan özelleştirmeler ve taşeronlaştırmalarla ve yapılamayan denetimlerle, özel sektör iyice serbestleştiriliyor, ölüme götüren ihmaller ''kader'' olarak meşrulaştırılıyor, siyasetle kol kola girmiş olan işadamları kazandıkları imtiyazlar sayesinde istedikleri şekilde gemilerini yüzdürüyor.

Yapılan uygulamalar ve düzenlemelerle iş hayatı işçiler için karabasana döndürülürken, her geçen gün işçinin tabutuna bir çivi daha çakılıyor. İşte Yatağan ve Milas maden ve enerji işçisinin mücadelesi tüm bu yapılanlara karşı, işçi sınıfının ortaya koyduğu bir iradedir. Gün be gün emeğin değersizleştirilmesine ve ucuzlatılmasına karşı bir tepkidir.

Örgütsüz bırakılan, sahipsiz bırakılan, yalnızlaştırılan işçi sınıfının başkaldırısıdır.

Sömürülen, hak gaspına uğrayan, güvencesiz, kuralsız çalışmaya zorlanan emekçinin isyanıdır.

Özel sektörün doymak bilmez kar hırsına karşı ayak diremesidir. İşçinin hak arayışıdır, söz hakkı talebidir.

Yatağan ve Milas işçisinin attığı çığlık, tüm Türkiye işçi sınıfının sesidir. Ortaya koyduğu irade tüm ezilen, sömürülen emekçilerin ortak iradesidir.

Bu direniş başlangıçtır, uyanıştır, umuttur.

Direnişimiz daha önce olduğu gibi şimdi de devam edecek. Emeğe ve emekçiye saygısı olan herkesin, bu kavgaya omuz vermesi emeğin yarınları açısından hayati öneme sahiptir-hellip;