ÜYELERİMİZDEN KAYSERİ'DE KİTLESEL BASIN AÇIKLAMASI
Sendikamız üyesi işçiler örgütlü olduğumuz Koza Altın İşletmeleri'ne ait Kayseri Himmetdede, Eskişehir Kaymaz, Gümüşhane Mastra Altın Madeni İşletmeleri'nin hiçbir haklı nedene dayanmadan üretime geçirilmemesini protesto etmek amacıyla Kayseri'de eylem yaptı.
Sendikamız Genel Merkezi adına Genel Teşkilatlandırma Sekreteri H. Hüseyin Yıldız, Genel TİS ve Mevzuat Sekreteri H. Hüseyin Gürbüz'ün katıldığı protesto eylemini sendikamız Eğitim Müdürü Dr. Fikret Sazak yönetti.
Otobüslerle kente gelen maden işçileri ile aileleri, davul ve zurnaeşliğinde, Cumhuriyet Meydanı'nda toplandı. Kalabalık gurup 'Ekmeğimizin peşindeyiz' 'Türkiye için üretiyoruz' 'İşimizi istiyoruz' 'Hükümet amca babama işini geri ver' şeklinde sloganlar attı.
Burada sendikamız adına basın açıklaması yapan H. Hüseyin Yıldız,Gümüşhane'den,İzmirBergama'dan, Eskişehir Kaymaz'dan, Tokat'tan, Himmetdede'den gelen işçilere şöyle seslendi:
Değerli Basın Mensupları
Bugün bu alanda ülkenin dört bir yanından gelen maden emekçileri var.
Onların aileleri var, çocukları var.
Gümüşhane'den, İzmir Bergama'dan, Eskişehir Kaymaz'dan, Tokat'tan Himmetdede'den geldiler.
Kendilerini İşsiz bırakmak, aç bırakmak isteyenlere ' insaf, yeter ' demeye-hellip;
Haksız, hukuksuz biçimde üretimleri engellenen bu nedenle kapanmakla karşıya karşıya kalan Koza Altın İşletmelerinin işyerlerine, ekmeklerine sahip çıkmaya geldiler.
Bu maden işçileri, yer altı servetlerinden en değerlilerinden ' altın madenini' gün ışığına çıkartıyorlar.
Bu işçiler sendikalı, sendikamız Türkiye Maden İşçileri Sendikası üyesi işçiler.
Bütün hakları sendikal güvence altında. Bu işçiler toplu iş sözleşmeli.
Emeklerinin karşılığı olan ücretleri alıyorlar. Sosyal hakları var.
Bu işçiler Soma'daki, Ermenek'teki ve daha binlerce maden ocağındaki işçiler gibi iş kazası ve ölüm korkusu yaşamıyorlar.
Çünkü, Koza Altın madeni işletmeleri iş güvenliğinde Türkiye'nin yüz akı işletmeler. Bugüne kadar bir tek maden işçisi iş kazasında hayatını yitirmedi.
Bu işletmeler, tam 1.200 kişiye doğrudan, binlerce kişiye ise dolaylı istihdam sağlıyorlar.
Kurulu oldukları bölgelerin ekonomilerine can veriyorlar.
Çevre ve insan sağlığı için bütün yasal gerekleri yerine getiriyorlar.
Ama, her ne hikmetse, bu işletmelere, bütün yasal gerekleri yerine getirmelerine, prosedürleri tamamlamalarına karşın üretim yapmaları ve üretimlerine devam etmeleri için gerekli izinler bir türlü verilmiyor.
Şöyle ki;
- Gümüşhane'de kurulu olan altın işletmesinde yeni atık depolama tesisi yapımı ve patlayıcı izinleri için tüm yasal gerekler yerine getirilmiş, izinler için başvuruldu. Hiçbir eksik olmamasına karşın atık tesisi ve patlayıcı
izni için gerekli izinler imzadan çıkartılmamaktadır. Bu nedenle, işletmede üretim ciddi biçimde sekteye uğramaktadır.
- Kayseri'de kurulu olan Himmetdede Altın İşletmesi'inde ise ÇED raporu başta olmak üzere, işletmenin faaliyete geçmesi için bütün gerekler yerine getirilmiş, prosedür tamamlanarak başvuru yapılmasına karşın deneme üretimi için Geçici Faaliyet Belgesi imzadan çıkartılmamaktadır. 5 aydır bu geçici belge imzadan çıkartılmamaktadır.
-Kaymaz/Eskişehir'de kurulu Kaymaz Altın Madeni açık ocak işletmesinde ise , yine bütün yasal gerekler yerine getirilmesine, şirketin bu gerekleri yerine getirerek hak kazanmasına rağmen Geçici Faaliyet belgesi tam 9 aydır verilmemektedir.
Bu üç işletme de kapatılmakla, bu
işletmelerde çalışan 1.200 kişi işsizlikle karşı karşıya bırakılmaktadır.
Haklı olarak biz ve bu işletmelerde çalışan ve işsizlikle karşı karşıya bırakılarak bugün bu alanı eşleri ve çocuklarıyla dolduran üyemiz maden işçileri diyoruz ki:
Koza Altın Madeni İşletmeleri, iş güvenliğine önem veriyor, sendikalı, toplu iş sözleşmeli işçi çalıştırıyor, işçilerin emeklerinin karşılığını tam olarak veriyor, vergilerini, primlerini eksiz ödüyor, ülkemize döviz kazandırıyor diye cezalandırılıyor mu?
Bu işletmeleri kapanma noktasına getiren yetkililer söylesin: Böyle bir uygulama hangi hukuka, hangi yönetim anlayışına, hangi vicdana sığar?
Değerli Basın Mensupları,
Bizler maden emekçileri olarak işimizin , ekmeğimizin peşindeyiz.
Buradan makamlara, yönetenlere seslenmek istiyoruz' Bütün yasal gerekleri yerine getiren, iş güvenliğinde yüz akı bu işletmelerin üretim yapmaları için hak ettikleri yasal izinleri bekletmeyin, verin.
Bu işletmeleri kapanmaya zorlamayın,bizleri işsiz, aç bırakmayın.
Buna hakkınız yok.
Bizim işe, bu ülkenin üretime, istihdama, vergiye ve ihracat gelirine ihtiyacı var.
Biz işimize, ekmeğimize, bize bu işi veren işletmelerimize sendikal örgütlülüğümüzle sonuna kadar sahip çıkacağız.
Sesimiz hep çıkacak, haklı, meşru, kitlesel demokratik eylemlerimiz sürecek.