Mardin Şubemizin Olağan Genel Kurulu Gerçekleşti
Sendikamız Mardin Şubesinin 1. Olağan Genel Kongresi 14 Aralık 2019 tarihinde gerçekleşti. Şube başkanlığına Ali Aygün seçildi.
Kongreye, sendikamız Genel Başkan Yardımcısı Şeref Zeyrek, Genel Sekreter Tamer Küçükgençay, Genel Başkan Teknik Danışmanı Ertuğrul Bayrak, sendikamıza bağlı şube başkanları ve yönetim kurulu üyeleri, çeşitli sendika ve şube temsilcileri ile delegeler katıldı.
Başkanlığını Genel Başkan Yardımcısı Şeref Zeyrek'in yaptığı Divanda, Divan Başkan Yardımcısı Tamer Küçükgençay, Divan Katipleri; Orta Anadolu Şube Başkanı Yusuf Yaman ve Ege Şube Başkanı Recep Satır oldu.
Seçim sonucunda Şube Yönetim Kurulu şu isimlerden oluştu:
Şube Başkanı Ali Aygün, Şube Başkan Vekili Abdülkerim Üner, Şube Sekreteri Mehmet Tarman , Şube Mali Sekreteri Emin Açılan, Şube Teşkilat Sekreteri Mehmet Dözgün.
Genel Başkan Yardımcısı Şeref Zeyrek ise yaptığı konuşmada şunları söyledi:
'Öncelikle, Genel Başkanımız Nurettin Akçul ve yönetim kurulu arkadaşlarım adına, Maden-İş ailemize hoş geldiniz diyorum. Ailemize yeni katılan siz üyelerimizle bir arada olmak bizleri ayrıca heyecanlandırıyor, gurur ve mutluluk veriyor.
Türkiye'nin dört bir yanında şubelerimiz, dolayısıyla binlerce kardeşimiz var. Hepimizi Türkiye Maden İşçileri Sendikası çatısı altında birleştiren ortak dertlerimiz, sıkıntılarımız ve sebeplerimiz var. Çalışma hayatında, özellikle de madencilik iş kolundaki sorunlarımızı çözmek için, öncelikle bir birimize ihtiyacımız var.
Unutmayalım ki hangi iş kolu olursa olsun, karşılaştığımız zorlukların, sömürünün, hukuksuzluğun üstesinden tek başımıza gelemiyoruz. Örgütlü olmanın önemi de işte burada ortaya çıkıyor.
Bugüne kadar alınan haklar işçi sınıfının verdiği mücadelelerle alınmış haklardır. Ne kadar büyürsek o kadar güçlenir, ve ne kadar güçlenirsek o kadar hak talep ederiz. Dolayısıyla iş kolumuzdaki en büyük ve en köklü sendikamıza katılmakla, bize güç kattığınız gibi, çalışma hayatında sizler de güçlendiniz ve söz sahibi oldunuz.
Sadece üyelerimizin çıkarları ve beklentileri doğrultusunda; demokratik ve yasal yollarla hareket eden sendikamıza, tekrar hoş geldiniz diyorum.
Değerli delegeler, değerli arkadaşlar,
Madencilik ağır bir iş koludur. İş kolumuzun en büyük sorunlarından biri de maalesef iş kazalarıdır. Ölümlü iş kazaları, yaralanma ve meslek hastalıklarının en çok yaşandığı bu sektörle ilgili, gerek devlet, gerek işveren, gerekse sendikalar tarafından zaman içinde gerekli adımlar yerine getirilmiş ve özellikle yeraltında çalışan madenciler için gerekli olan tüm mevzuat değişiklikleri yapılmıştır ; fakat ölümler hala son bulmamıştır.
Yeraltı madenciliği kadar yıpratıcı olmamakla birlikte, yerüstünde çalışan madenciler de bir çok tehlike ve risklerle karşı karşıyadır. Yerüstü madencilik sahasında yaşanan kazalar ve meslek hastalıkları sebebiyle sürekli iş göremeyen işçi sayısı gün geçtikçe artmaktadır.
Çöllolar ve Şirvan'da yaşadığımız kazalar da gösteriyor ki, yerüstünde de maalesef toplu ölümler yaşıyoruz. Heyelan, şev kayması, patlayıcı kullanımı, kayma, düşme gibi onlarca riski de sayarsak, tehlikenin boyutları daha da iyi anlaşılmış olacaktır.
Sizlerin de bu risklerle karşı karşıya olduğunu düşünürsek, emekçilerimizin düştükleri bir hata olan ' bana bir şey olmaz' mantığını unutmamız gerekiyor. Yaptığınız işin ehli olmanız, o işteki hata yapma oranını yükselttiğini biliyor muydunuz. Dolayısıyla, 'ben bu işin ustasıyım bana bir şey olmaz' dediğimiz an, en çok dikkatsiz davrandığımız andır. Hiç birinizin hayatı bir anlık dikkatsizliğe kurban verilecek kadar ucuz değildir. Hiçbir şey insan hayatından daha değerli değildir.
Ayrıca risk gördüğünüz yerde, çalışmama hakkınızı kullanın, gördüğünüz eksiklikleri ya da tehlikeli durumları yetkililere söyleyin, arkadaşlarınızı uyarın, temsilcilerinizle konuşun. Sıfır iş kazası olan hedefimiz bir günlük değil; ömürlük olmalı. Hepinizden; kendiniz, aileniz ve sevdikleriniz için bu konuda çok duyarlı ve çok dikkatli olmanızı rica ediyorum.
Değerli delegeler, değerli arkadaşlar
Yine gündemimizin önemli sorunlarından biri, özellikle emekçilerin belini büken adaletsiz uygulanan vergi politikaları. Özellikle emekçi kesim dedim çünkü; asgari ücretle ya da birazcık üstünde çalışan milyonlarca işçi var. Hayat şartları gün geçtikçe zorlaşıyor ve bu zorluğu da en çok bu kesim çekiyor. Yoksulluk ve açlık sınırı oranları ortada.
Zam furyası dur durak bilmiyor. 2019 senesi neredeyse zam yılı oldu. Bir de vergi yüküyle ezilen emekçi, ayın sonunu bile getiremiyor. Aldığımız üç kuruşluk maaş zamları, ayın ortasına gelmeden eriyor.
İvedilikle emek üzerindeki vergi yükünün azaltılması ve verginin geniş kitlelere adil bir şekilde yansıması sağlanmalıdır. Ülkenin bütün yükünü sırtlanan emekçi sınıfı, artık yüklerinden kurtulmalıdır.
Gündemde asgari ücret zamları da var. Artık asgari yaşam standardı değil, insanca yaşama standardı getirilmelidir. Gerçek enflasyon, yoksulluk ve açlık sınırı oranları hesap edilmeli, ona göre bir asgari ücret belirlenmelidir. Bu konuda konfederasyonumuz Türk-İş'in talep ettiği rakamlardan da bir adım aşağısı kabul edilmemelidir.
Değerli delegeler, değerli arkadaşlar
Sendika olarak üyelerimizin ekonomik, sosyal ve demokratik haklarını hep yukarılara taşımak gibi asli bir görevimiz var. Asıl işimiz budur. Mücadelemiz hiç bitmeyecek. Bunu da sırt sırta vererek, saflarımızı birleştirerek ve tek yumruk halinde hep birlikte başaracağız. Bu genel kurulumuz ve yeni şubemiz, milletimize ve maden işçilerimize hayırlı, uğurlu olsun.
Yaşasın işçilerin dayanışması! Yaşasın Maden-İş!
Hepinizi sevgi ve saygıyla kucaklıyor, çalışma hayatınızda huzurlu ve mutlu günler diliyorum. Allah'a emanet olun'.
Mardin Şube Başkanı Ali Aygün de konuşmasında şunları söyledi:
'Mardin'de örgütlenme ve şube kurulması aşamalarında emeği geçen başta Genel Başkanımız olmak üzere, herkese teşekkür ediyorum. Bizlere verilen bu destekle, biz de hem işçimize hem işyerimize sahip çıkıp iyi bir sendikacı olma sözü veriyoruz.
Bize bu emanet, bu mücadeleyi yapmamız için verildi. Biz de emaneti yüklenenler olarak işin hakkını vermekle yükümlüyüz.
Değerli Delegeler,
İnsani ve evrensel değerlere yaslanacağız ve bunların savunucusu olacağız. Adalet, merhamet, hak ve hukuka dayanacağız. Mücadelemizi toplumsal fayda üzerine yapacağız. Sendikal faaliyetlerimizi asla kendi çıkar ve menfaatlerimiz doğrultusunda yapmayacağız.
İş ortamında sevgi, saygı ve huzuru destekleyeceğiz.
Nasıl ki dünya hayatı hava, su, toprak ve ateş ile kaim ise, iş hayatının barışı ve huzuru da adalet ile kaimdir. Adaleti sağladığımız sürece bu iş yerinde barış ve huzurdan bahsedebiliriz. Adaletin olmadığı yerde haksızlık ve zulüm vardır.
Değerli delegeler,
Hak diye talep ettiğimiz ve edeceklerimizin 'hak' olması için her birimizin işini en iyi şekilde yapması, işin hakkını vermesi gerektiğini unutmamalıyız. Aksi taktirde talepler 'hak' olmaktan çıkar.
Kadim Şehir Mardin Şubesi olarak şunu önemsiyoruz;
Bu çatı altında sendikanın kuruluşu için çaba ve uğraş sarf eden, katkı sunan, hizmet eden yol arkadaşlarımızın farklı düşünce ve görüşlerine bu kadim şehrin ruhuna uygun olarak her zaman saygı göstereceğiz ve asla hiç kimseyi ötekileştirmeyeceğiz.
Birinci görevimiz üyelerimizin hakkını korumak ama aynı zamanda da işletmemizin üretimini, kalitesini, maliyetini düşünmeli, öneriler getirmeli ve çözümler üretmeliyiz.
Bizler bunları düşünürken şirketin mali tablolarının iyileştirilmesi, karlılığının artması noktasındaki bütün kurguların, işçi emeği üzerinden yapılmasına da asla müsaade etmeyeceğiz.
Değerli başkanlarım, Değerli Delegeler,
Sendikalar, sanayi devriminin beraberinde getirdiği kuruluşlardır. Sendikaları ortaya çıkaran sebepler çalışanların haklarının işverenler tarafından verilmeyişi ve insanca çalışma ortamı sunmamalarıdır.
Bugün gelinen noktada dünyada ve ülkemizde çok bedeller ödenerek şu anki iş yasaları ve çalışma koşulları yakalanabilmiştir. Bu süreç yüz yılı aşkın bir süreçtir ve onlara çok şey borçluyuz. Hepsini burada saygıyla yad ediyorum.
Ülkemizde bitmek bilmeyen, Asya ve Avrupa'da ilk sıralarda yer aldığımız sorunlarından biri de iş kazalarıdır. Sendikalar mücadelesini veriyor, yasalar çıkıyor ama iş kazalarının bir türlü önüne geçilemiyor.
Ancak işçi, işveren ve bütün toplumsal kesimler duyarlı bir şekilde mücadele ettiği taktirde, önlenebilir iş kazalarını asgariye indirilebiliriz.
Değerli Delegeler,
Biz işçilerin ve işe girmek isteyen işsizlerin elbette sorunları çoktur. Ülkemizde;
İşçilik, örgütlenme, kayıt dışı istihdam, iş kazaları, bunların tümü ciddi sorunlar olarak karşımızda duruyor ve Sendika olarak bu sorunlara hızla ve hakkaniyetle çözüm bulunsun istiyoruz.
Değerli Başkanlarım,Değerli Delegeler,
Bizler yönetime seçilirsek,
Sizleri asla utandırmayacağız. Dürüst ve şeffaf çalışacağız. Genel Merkezimiz ve diğer şubelerimiz ile barış ve diyalog içerisinde olacağız.
Temsil ettiğimiz misyona halel getirecek her türlü davranıştan uzak duracağız.
Yüklendiğimiz tüm sorumluluklarımızı emanet bilinci ile taşıyacağız.
ÇED yasasına uygun, insan ve çevre odaklı üretim yapan işyerlerini destekleyeceğiz ve sahip çıkacağız. Çünkü çevre de üretim de insan içindir.
Saygıdeğer Başkanlarım,
Uzaklardan geldiniz, bizleri mutlu ettiniz. Ayağınıza sağlık. Verilen bu desteğe teşekkür ediyorum.
Şubemiz kongresinin önce Maden-İş camiasına, ülkemiz işçi sınıfına, dünyanın en zor işini yapan maden işçilerine hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Allah, bizleri utandırmasın, sorumluluklarımıza sahip çıkmayı kolaylaştırsın, duyarlılıklarımız diri kılsın.
Teşekkür ediyorum".