MADEN-İŞ VE TES-İŞ'TEN ÖZELLEŞTİRME KARŞITI ORTAK BASIN AÇIKLAMASI
Sendikamız Yönetim kurulu ve Tes-İş Yönetim kurulu, Yatağan'da özelleştirmeye karşı ortak basın açıklaması yaptı. Yatağan Termik Santrali önünde bir araya gelen yöneticiler -lsquo;maden ve enerji işçileriyle sonuna kadar birlikteyiz' dedi.
Genel Merkezden Yönetim kurulu adına Genel Sekreter Vedat Ünal, Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Hasan Hüseyin Yıldız ile Genel Eğitim ve Araştırma Sekreteri Ahmet Çümen, Tes-İş adına Tes-İş Sendikası Genel Araştırma Sekreteri Mehmet Solak ve Tes-İş Genel Eğitim Sekreteri FerudunYükselir'in katıldığı basın açıklamasının ardından sendikamız Genel sekreteri Vedat Ünal Genel Merkez Yönetim kurulu adına işçilere coşkulu bir konuşma yaptı.
Ortak Basın açıklaması
Yatağan ve Milas'ta maden ve enerji işçileri birlik ve dayanışma içinde, özelleştirmeye karşı başlattıkları mücadeleyi büyük bir kararlılıkla sürdürmektedirler.
Tes-İş Sendikası Genel Araştırma Sekreteri Mehmet SOLAK ve Tes-İş Genel Eğitim Sekreteri Ferudun YÜKSELİR, Türkiye Maden İşçileri Yönetim Kurulu adına, Genel Sekreter Vedat Ünal, Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Hasan Hüseyin Yıldız ile Genel Eğitim ve Araştırma Sekreteri Ahmet Çümen, bugün Yatağan ve Milas'ta direnen enerji ve maden işçilerini ziyaret ederek, işçilerle, yönetim kurullarımızın kararlı biçimde özelleştirmeye karşı mücadele yürüten işçilerin yanında olduğunu bildirmek üzere geldik.
Ülkemizde ne yazık ki, iktidarlar değişmesine karşın yıllardır, ne yeni liberal politikaların uygulanmasından, ne de bu politikaların en temel unsuru olan kamu kesiminin tasfiyesi ve kamu varlıklarının satılarak kaynak yaratılması, bu alanların yerli/yabancı özel sektöre açılması anlamına gelen özelleştirme uygulaması değişmemiş, tersine yoğunlaştırılarak, yargı kararları, kamu yararı, ülkenin geleceği hiçe sayılarak dünyada örneği olmayan bir biçimde sürdürülmüş ve sürdürülmektedir.
Kamu varlıklarının Özelleştirmesi/satışı geçmişteki iktidarlar ve özellikle de bugünkü iktidar tarafından temel bir kaynak yaratma yöntemine dönüştürülmüştür. Özelleştirme konusunda başlangıçta halkı ikna etmek için konulan bütün argümanlar uygulama sürecinde geçersiz kalmış, hükümetler artık özelleştirmeyi sadece satarak kaynak yaratma olarak kullandıklarını belirten açıklamalar yapmaktan kaçınmaz hale gelmişlerdir. Ülkemizin güzide kuruluşları, tükenir nitelikteki yer altı ve yerüstü kaynaklarımız, köprüler, yollar, limanlar satılmış ülkenin geleceği bugünden çok büyük ölçüde tüketilmiştir. Ne yazık ki, yok pahasına satışlarla elde edilen 50 milyar dolardan söz edenler, bu özelleştirmelerin yol açtığı ve telafisi imk-acirc;nsız ülkenin ulusal, ekonomik, sosyal kayıplarından, yüz bini aşkın insanın işsiz kalmasından söz etmemektedirler.
Ne yazık ki, satışlarda sıra, son birkaç yıldır, uluslararası ve yerli sermayenin de istemine koşut olarak enerji ünitelerine ve kaynaklarına gelmiş, elektrik dağıtımlarının ardından, termik santraların bu santralarla kömür sağlayan kömür sahaları/işletmeleri ile özelleştirmesine gelmiştir. Hükümetin açıkladığı özelleştirme takvimi gereğince, Seyitömer Termik Santralı, kömür sağlayan TKİ kömür sahası/işletmesi ile özelleştirilmiş, hemen ardından sıra, yıllardır, özelleştirmeye karşı kararlı bir mücadele verilen Yatağan/Yeni Köy ve Kemerköy Termik santraları ile bu santralar kömür veren TKİ işletmelerine gelmiş; bu özelleştirme ile ilgili bilindiği gibi Özelleştirme Yüksek Kurulu kararı çıkmıştır.
Tes-İş ve Türkiye Maden İşçilere Sendikası olarak özelleştirme uygulamalarının başladığı ilk günden beri, özelleştirmeye karşı sendikacılık hareketinin ortak bir platformda gücünü birleştirerek mücadele etmesinin gereğini savunduk ama ne yazık ki, özelleştirme konusunda Türk-İş düzeyinde bile ortak bir mücadele platformu oluşturulamadığı gibi ortak bir görüş de oluşturulamadı.
Tes-İş ve Türkiye Maden İşçileri Sendikası olarak, özelleştirme uygulamalarının işkollarımıza yansımaya başladığı günden beri özelleştirmeye karşı olan yaklaşımımızı net olarak ortaya koyduk ve mücadele ettik, etmeye de devam ediyoruz. Bu süreçte, mümkün olduğunca, diğer sendikalar ve kitle örgütleri, meslek odalarıyla işbirliği ve dayanışma içinde olmaya, yerel halkı mücadeleye destek olmak için hareket geçirmeye çalıştık ve çalışmaya devam ediyoruz.
Yatağan Yeniköy ve Kemerköy maden ve enerji işçilerinin ülkemiz emek mücadelesinde ve özelleştirmeye karşı verilen mücadelede özel bir yeri vardır. Yatağan ve Milas'taki maden ve enerji işçileri, işyerlerine, ekmelerine ve haklarına karşı yönelen her saldırıya, girişime birlikte, omuz omuza karşı koymuşlar, kararlı bir biçimde mücadele etmişlerdir. Milas ve Yatağan halkı da, işçilerin bu mücadelesine hep destek vermiş ve vermeye devam etmektedir. Yatağan, Milas ve Yeniköy'de enerji maden işçisinin bu mücadelesi salt işlerini, ekmeklerini koruma mücadelesi değildir. Bu mücadele, ülkenin yenilenemez kaynaklarına, milletin varlıklarına sahip çıkma, koruma mücadelesidir. Bu mücadeleyi Yatağan, Milas halkının, bölgedeki demokratik kitle örgütlerini, yerel yönetimlerin ve ülkesini seven bütün duyarlı kesimlerin desteğiyle kararlılıkla sürdüreceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın.
Hükümeti de, bir kez daha enerjimizin geleceğini karanlığa götürecek ve telafisi mümkün olmayan ekonomik, sosyal yaralar açacak bu özelleştirmeleri kararlarını geri almaya, durdurmaya çağırıyoruz.
Vedat Ünal'ın Konuşması
Siz, Yatağan, Milas ve Yeniköy'deki maden ve enerji işçilerinin sadece özelleştirme değil, bütün emek mücadelelerinde özel bir yeri vardır.
Yatağan, Milas, Yeniköy , ülkemizde sendikal mücadele, sınıf mücadelesi ile özdeşleşmiştir.
Direnişin simgesi, mücadelenin simgesi oldunuz.
Bunu emekçilerin, dostun, düşmanın belleğine kazıdınız.
Yatağan, Milas, Yeniköy maden işçileri, enerji işçileri aynı zamanda ülkemizde en uzun soluklu özelleştirme mücadelesini veren emekçilerdir.
Enerji üniteleri ve kömür sahalarının özelleştirilmesi kararı , süreci bugünün bir meselesi, kararı değildir.
90'lı yıllardan beri bu işletmeleri özelleştirmek için girişimler yapılıyor. Ve sizler, yıllardır, özelleştirmeye ilişkin her girişime kitlesel olarak kararlı biçimde set çekiyorsunuz.
Bu işletmelere özelleştirme için girmenin, düşmanın Çanakkale'yi geçmesinden daha zor olduğunu hafızalara kazıdınız.
Sizler, aynı zaman da buradaki şubelerinizle birlikte bölge halkının mücadelenize desteğinizi, aldınız.
Her eyleminiz, mücadeleniz destek buluyor. Bunda bölge halkının duyarlılığı kadar, bu duyarlılığı haklılığınızı doğru biçimde anlatan sizlerin ve şubelerinizin de büyük payı var.
Sizleri öncelikle, bu uzun soluklu, kararlı mücadeleniz için kutluyorum.
Bugün, artık özelleştirme somut biçimde kapıya dayandı.
Asıl, mücadele şimdi başlıyor.
Özelleştirmeye karşı mücadele edilse de önlenemiyor görüşü ile özelleştirmeye karşı mücadeleleri pasifize etmeye , anlamsız kılmaya çalışanlara da bir yanıtınız, bir duruşunuz olacak.
Türkiye işçi sınıfı ve sendikacılık hareketinin gözü, kulagı sizde olacak. Umuyorum, diliyorum ki, desteği de sizlerle olsun. Sizlerin mücadelesi örnek olsun
Sizlerin bu mücadele sürecinde maden ve enerji işçileri olarak birlik, dayanışma ve bütünleşmenizi korumanız, kararlığınızı geçmişte olduğu gibi sürdürmeniz, halkın desteğini yanınıza almanız çok önemli.
Biz Türkiye Maden İşçileri Sendikası olarak bu mücadeleyi sadece iş, ekmek mücadelesi olarak görmüyoruz.
Biz bu mücadeleyi bir memleket meselesi, ülke meselesi, ülkenin geleceğine sahip çıkma meselesi olarak görüyoruz.
Halkımızın, ülkemizin geleceğinin bugünden tüketilmesine, ekonomik, sosyal yaralar açılmasına, milletimizin mallarının yağmalanmasına karşı mücadele ediyoruz.
Bu mücadeleye sadece bölge halkının değil, bütün milletin sahip çıkmasını, destek vermesini istiyoruz.
Hükümete de bir kez daha seslenmek istiyoruz: gelin bu özelleştirme kararlarını geri alın. Vazgeçin.
Ülkenin, milletin geleceğini karartmayın.
Biz Türkiye Maden İşçileri Sendikası siz, direnen maden ve enerji işçileriyle sonuna kadar birlikteyiz.
YAŞASIN MADEN VE ENERJİ İŞÇİLERİNİN ONURLU , KARARLI MÜCADELESİ
YAŞASIN İŞÇİLERİN BİRLİĞİ
YAŞASIN ENERJİ VE MADEN İŞÇİLERİN DAYANIŞMASI
YAŞASIN ÖZELLEŞTİRMEYE KARŞI MÜCADELEMİZ.
HEPİNİZİ DAYANIŞMA DUYGULARIMLA KUCAKLARIYORUM.