ETUC'DAN MÜCADELE ÇAĞRISI
Avrupa İşçi Sendikaları Konfederasyonu (ETUC), Avrupa ülkeleri ile Türk-İş, DİSK ve Hak-İş'in ortaklaşa düzenlediği, Sivil Toplum Diyalogu-Ortak Çalışma Kültürü Aracığıyla Avrupa Birliği ve Türkiye'den İşçileri Bir Araya getirmek konulu iki günlük konferans, ekonomik kriz vurguları ile başladı.
ETUC, Fransa, Almanya, Belçika, İtalya, Slovakya, İsveç ve Yunanistan'dan işçi konfederasyonları ve sendikalarının ortaklaşa düzenlediği, Avrupa fonlarından 3 milyon Avro bütçe ayrılan işçiler bir arada projesi 22 ay sürecek.
Türkiye'den Türk-İş, DİSK ve Hak-İş'in katıldığı projenin başlangıcında yer almasına karşın sonradan geri çekilen KESK, etkinliğe katılmadı. ETUC Genel Sekreteri John Monks, proje ile söz konusu ülkelerin işçilerini bir araya getirip, önyargıları kırarak birlikte mücadeleyi, ortak iradeyi geliştirmeyi amaçladıklarını söyledi. Monks, geri çekilen KESK'i de yeniden aralarında görmek istediklerini söyledi.
Ekonomik kriz var diyerek küresel krize dikkat çeken Monks, bir hafta önce Bu kriz bizi etkilemez diyen İsveç'te, bir hafta sonra bir bankanın kurtarıldığını hatırlatarak, tüm ülkeleri, Türkiye'yi de etkileyeceğini ifade etti. Krizin işçileri, istihdamı etkileyeceğini, işsizliğin artacağını kaydeden Monks, tek çıkış yolunun da birlikte hareket etmek olduğunu söyledi. Wall Street'e, kapitalizme göre her şeyin özelleştirilmesi gerektiğini belirten Monks, Kapitalizm, Wall Street 30 yıldır böyle gördü ve bunu uyguladı ama bundan sonra olmasına izin vermemeliyiz dedi.
Halkın parası ile kapitalizmi kurtarıyorlar
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün de ekonomik krizin yaratanların, uluslararası sermayenin, sermaye birikim modellerini tek çıkış yolu olarak insanlığa dayatmaları olduğunu söyledi. Farklı ülkelerdeki finans kurumları ve sermayedarların, patronların kafa kafaya verip krizi dünya emekçilerinin üzerine yıkarak aşmanın yollarını tartıştıklarını kaydeden Görgün, panik ve telaş içindeki bu kesimlerin şimdilik buldukları tek formülün kamu birikimleri ile bankaları satın almak veya desteklemek olduğunu söyledi. Görgün, Yani halkın parası ile kapitalizmi kurtarıyorlar diye konuştu.
140 milyar borcunu devlete yıkmak istiyor
Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu da krize karşı önlemler alınması gerektiğini, krizin faturasının öncelikle ve en çok işçilere yıkıldığını söyledi. Uslu, sermayenin Kriz madem Türkiye'yi vuracak, krizden önce 140 milyar borcumu devlete yüklerim, İşsizlik Fonu'ndaki 30 katrilyon fonu özel sektöre transfer ettiririm hesabında olduğunu ifade etti.
Uslu, sadece sermayeyi dinlemek yerine hükümetin tüm sosyal tarafları bir araya getirmesi gerektiğini belirtti.
Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ise krizlerden en çok emek cephesinin etkilendiğini, işsizliğin arttığını, toplumsal dengelerin bozulduğunu yaşayarak gördüklerini söyledi. Sermayenin, krizden kurtulmanın tek yolunu işçi çıkarma olarak gördüğünü, ancak bunu birlikte el ele vererek aşabileceklerini savunan Kumlu, kriz bahanesi ile işçilerin kazanılmış haklarına göz dikilmesinin, toplumsal barış adına sakıncalı olduğunu söyledi. Sermayenin İşsizlik Sigortası ve kıdem tazminatlarına göz diktiğini belirten Kumlu, Bu tehlikeli yaklaşıma hükümetimizin geçit vermeyeceğini ummak bizi rahatlatmaktadır dedi.
ESK toplanacak
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ise Bu krizi görmezden gelirsek büyük yanlış yaparız. Kriz var ve dalga dalga yayılıyor dedi. İsim vermeden Uslu'nun işverenlerle toplanmaları eleştirisine değinen Çelik, sadece işverenlerle değil tüm kesimlerle bir araya geleceklerini belirterek, krizin Türkiye'ye ne şekilde geleceğinin, etkilerinin neler olacağının izlenmesi gerektiğini, bu konuda alınacak önlemlerle ilgili sosyal tarafların bir araya gelerek toplantılar yapmalarının önemli olduğunu söyledi. Çelik, 15 gün içerisinde Başbakanlık'ta Ekonomik Sosyal Konsey'i (ESK) toplayacaklarını ve ekonomik krize ilişkin çıkacak faturanın ne şekilde taksim edileceğini sosyal taraflarla oturup konuşacaklarını söyledi.
(Ankara/EVRENSEL)